16.04.2012

Ne Süper Final !


 Ertelenen bir maç sonrası yer yer yayıncı kuruluş , satır satır TFF'ye göndermeler yaparak sahada oynanan futbolu ve golleri yazmak niyetindeydim. Ta ki dakikalar 70 olana kadar...


Hakem Hüseyin Göçek kötü maç yönetti. En bariz hatası elbette Galatasaray'ın ofsayt olan ilk golünü vermesi. Sonrası zaten ara ara olmak şartıyla 70. dakikadan sonra adeta çığrından çıktı.
İnternette Hüseyin Göçek'in Galatasaray formalı fotoğrafları paylaşılmıştı maç haftası boyunca. TFF başkanının 2 ay önce Beşiktaş başkanı olmasından ilginç değil bu , kimse kusura bakmasın , geçiyorum.

Hüseyin Göçek'ten en çok rahatsız olan kulüplerin başında Galatasaray gelir , geçmişte yönettiği Galatasaray maçlarını bilen biliyor. Fakat Göçek'in hakemliğini az çok takip edenler de bilir ki kendisi ikili mücadeleler konusunda çok katı davranır. Zira maç boyunca iki takıma da olmaz düdükleri çaldı , olması elzem olanları çalmadı , geçiyorum.

Maçın teknik analizini yapmıyorum. İki takım da çok iyi değildi fakat Galatasaray mental ve fizik olarak hazırdı. Beşiktaş baskılı başladığı maçta bulduğu 2 net pozisyonu da gol yapamadıktan sonra kimsede kabahat aramasın. Üçüncü pozisyonu (Fernandes'in Quaresma'ya pas vermediği) söyleme gereği bile duymuyorum.

Neticede Galatasaray attığı iki golle maçı kazandı , puan farkını korudu.


Esas meseleye gelecek olursak ; Irkçılık & Şiddet

Pazar günü oynanan Fenerbahçe - Trabzonspor maçında Emre Belözoğlu'nun Zokora'ya "Pis zenci" dediği iddia edilmişti. Emre canlı yayına çıkıp "tam ne dediğimi hatırlamıyorum ama yanlış yaptıysam özür dilerim" dedi. Hemen ertesi gün Yobo'yu da yanına alıp basın toplantısı düzenledi , hatırlamadığı cümle aklına geldi. Konu bir şekilde "Zokora'dan özür" beklemeye kadar vardı.


Bu akşam oynanan Beşiktaş - Galatasaray maçında ise önce bir taraftar hakem Hüseyin Göçek'e saldırmak maksatlı sahaya girdi , yetkililer 1 kişiyi kontrol etmek için 30 saniye harcadılar. Bunlar olurken ben hakemin kötü yönetimi ve Beşiktaş taraftarının tepkisini de göz önüne alarak "Çok daha fazlası bile olur" dedim ama Eboue'ye saldırmak için sahaya bir taraftar atlayacağını düşünmemiştim. O adam kösele ayakkabı giymese kayıp düşmez , belki düşmese Eboue'ye saldırabilirdi. O adam bıçaklı da olabilirdi , şükür kösele giymiş.

Bu sahaya atlama mevzusu İnönü'de çok ık tekrarlanmaya başladı. Daha Atletico Madrid maçının son dakikalarında kaleci Cenk'in yanına gidip feryat eden adamı unutmadan bu yaşananlar. Benzer bir örneği yıllar önce Rambo lakaplı Fenerbahçe taraftarı da yapmıştı , elinde çakıyla futbolculara yürüyerek.


Eğer bu nefret ortamı büyüyerek devam eder ve aşırılıklar önlenmez ise insanlar sahaya da girer , stadı da yakar , futbolcu da döver. Biz ise gerekirse yıllarca kendi aramızda Süper Final oynar , Şampiyonlar Ligi final maçlarını özel kanallardan seyrederiz.


Bu ayıp hepimizin.



Not : Fenerbahçe - Trabzonspor maçında hazırlanan koreografinin halatlarından birisinin kopması sonucu yaralanan arkadaşımız Onur Karabudak'ın ameliyatı bildiğim kadarıyla başarılı bir şekilde sonuçlanmış. Acil şifa diliyorum.
Bu tip kazaların olmaması adına tedbirlerin arttırılaması ve her şeyden önce insan hayatının güvence altına alınması konusunun da artık ciddiye alınacağını zannediyorum.






Hiç yorum yok: