13.05.2012

Eşsiz Şampiyonluk


34 hafta oynamaya alıştığın bir ligi 9 puan önde bitirmek , ardından 6 derbi oynayıp evinde maç kazanamadan son şampiyonluk maçında Kadiköy'e gitmek...

Fenerbahçe'yi tebrik etmek lazım elbette. Çok kötü futbol oynadığı bir sezonu öyle ya da böyle son haftaya kadar getirdiler. Tabi puanların bölünmesi buna büyük etki yaptı ama yine de iyi bir mücadele sergilediler.

Son maçı konuşmanın manası olduğunu düşünmüyorum. Final maçlarını kazanamayan bir rakibe karşı Galatasaray'ın 2 ihtimalde de şampiyon olması büyük bir avantajdı. Neticede Galatasaray inanılmaz bir şampiyonluğu ezeli rakibinin sahasında kazanarak unutulmaz bir şampiyonluğa imza attı. Son hafta öncesi "erken" hazırlandığı söylenen bu koreografinın anlamı da ortaya çıkmış oldu ;



Benim bahsetmek istediğim esas konu olayları bu kadar nefret etme noktasına getiren basın ve rakibini çok iyi misafir edeceğini söyleyip kazanana saygı duyulması gerektiğini iddia ederken kupa törenini yaptırmamak için elinden gelen gayreti gösteren Fenerbahçe yönetimi.


Stadyum ışıklarını kapatmak nedir ? Kupayı soyunma odasında vermeye çalışmak nedir ? Peki onca taraftarın tünele koltuklarla , yangın tüpleriyle saldırması nasıl bir rezalettir ?
Daha 1 hafta önce bütün Türkiye'nin kınadığı , Fenerbahçe camiasının isyan ettiği Avni Aker faciasından farkı olmayan bu rezillik nasıl bir ceza alacak ya da herhangi bir ceza alacak mı ?

Dün maçı Florya'da izleyen bir Galatasaray taraftarı olarak diğer binlerce taraftar gibi takımı yaklaşık 6 saat bekledim. Birileri hazımsız , terbiyesiz ve spor ruhuna uygun olamayacak kadar ahlak dışı davrandığı ve buna mahal verdiği için 6 saat takımı bekledim. O süreçte yollar kapatılmış , araçlara saldıranlar , kendi stadyumunu yakanlar olmuş. Ondan sonra şereften , ahlaktan ya da büyüklükten bahsedenlerin kendileri olması da garip.

Biz her şeyden önce futbol oynayanları tebrik etmesini bilen ve buna uygun yaşayan futbol aşığı insanlarız. Bu sene zaten çöp gibi geçti fakat o çöplüğün içinde herkesin kabulu olması gereken tek futbol değeri Galatasaray oldu. Galatasaray'ın oynadığı futbolu tebrik etmeyecek insan gitsin boks maçı seyretsin.



Daha önce de yazmıştım ; Kadilöy'de oynanan derbilerin hemen hepsinde Galatasaray sertliğe maruz kalır. Play-off ilk maçında birbirlerine sarılan futbolcuları , kaçan onca pozisyonu ve neticede Fenerbahçe'nin galibiyetini izlerken saha ortasında tahrik edici sevinçlere tepki vermeyen bir Galatasaray seyircisi vardı. Son maçta ise yine sertlik üst düzeyde , Galatasaray'ın futbolcuları sakatlığın eşiğindeydi. Zaten Elmander sakatlandı. Hakan Balta biraz şanssız olsaydı şu an kırılan ayağının kaç ayda düzeleceğibi konuşuyor olurduk. Son dakikalarda Muslera'ya yapılan faul artık işin çirkinliğinde son noktaydı.


Bütün bunların sonunda Galatasaray eşine az rastlanır bir şampiyonluğu , üstelik Kadiköy'de kazandı. Geceden akıllarda kalan ise ışıkları kapatılan ve açılmayacağı söylenen kutlama törenine Galatasaray kafilesinden gelen şu cümle oldu ; "O zaman güneşin doğuşunu bekleriz"

Not : 300 filmine ithafen.

Hiç yorum yok: