14.01.2016

Mucidin Yuvasına Dönüşü


Spaletti'nin AS Roma'daki ilk dönemlerini hatırlayanlar, kimilerinin nefret kimilerinin saygı beslediği o taktiği de hatırlayacaktır: İtalyan abilerin 'trequartista' dedikleri bir 10 numaranın liderliğinde, hücum esnasında 4-6-0 gibi alışması zor bir dizilime bürünen ve bu kalabalık orta saha kurgusu sayesinde defansı da hakkıyla yapabilen bir sistemi vardı mucidin. Buradaki trequartista kimdi, onu hepimiz çok iyi biliyoruz zaten.

Roma'daki ilk sezonu olan 2005/2006'da İtalya futbolu bir dünya kupası, sansasyonel bir de şike operasyonu yaşamıştı. Cannavaro'nun mafya baskısından korkup dünyanın en iyi stoperi olarak Real Madrid'e gittiği, Buffon'un ''Ben hiçbir yere gitmiyorum'' diyerek Seria B'de oynadığı dönemler.
Spaletti, Milan'ın -30 puanla başladığı, Mancini'nin takımı Inter'in lider bitirdiği sezonu ikinci sırada tamamladığında son maçta San Siro'da Milan'a mağlup oluyordu.

İlk sezonu görece bir başarıyla -Juventus'un olmadığı, Milan'ın -30 puanla başladığı bir ligde ikinci olmak başarı olamaz elbette, fakat takımın bir önceki sezonu 9. sırada bitirdiğini de unutmamak gerek- bitirdiğinde gelecek sezona dair umutlar fazlaydı. Sezonu Inter'in 22 puan arkasında ikinci bitiren Roma, Şampiyon Ligi'nde çeyrek finale yükselmiş ve ilk maçında Manchester United'ı evinde 2-1 mağlup etmişti. Lig yarışından kopan Roma'nın yarı finale çıkması muhtemel görülürken Düşler Tiyatrosu'nda Kırmızı Şeytanlar Roma kalesine 7 gol birden bırakıyordu. Aslında bu Roma'nın daha sonrasında tekrardan yaşayacağı yıkımlardan birisiydi ama o zamanlar için büyük olaydı.
Spaletti'nin 4-3-2-1 inadı oyun içinde 4-6-0'a doğru devam ederken Roma taraftarı da durumdan çok şikayetçi değildi. Neticede 3 kez lig şampiyonluğu yaşayan ekibin son şampiyonluğu da 7 yıl önce gelmişti. Üstelik şehrin diğer ekibi Lazio'dan da fersah fersah öndelerdi ve tarihlerinde 8. kez, final ilk maçında Olimpico'da Inter'in kalesine 6 gol bırakarak İtalya kupasını kazanmışlardı.

Bu hedeflerde başlayan üçüncü sezonda Juventus'un lige dönüşü ve diğer ekiplerin puan silme cezalarının bitişiyle Roma'nın değil şampiyonluk, ikincilik hedefi bile tehlikedeydi. Roma, son 9 haftaya lider Inter'in 5 puan arkasında girdi ve ligi 3 puan farkla ikinci bitirdi. Sezonun asıl dramatik tarafı Roma'nın üçüncü sezonu da ikinci sırada bitirmesi değil; Şampiyonlar Ligi çeyrek finalinde yine Manchester United'la eşleşmesi ve iki maçtan da mağlubiyetle ayrılıp veda etmesiydi. Roma'nın bu sezona dair tek kupası da yine Inter'i mağlup ederek kazandıkları İtalya Kupası olmuştu.

Spaletti'nin son sezonu iki taraf için de facia oldu: Roma ligi 6. sırada bitirdi, Şampiyonlar Ligi ikinci turunda Arsenal'e iki maçta da kaybederek elendi. Bu kez İtalya kupasında da şansları iyi gitmedi ve çeyrek finalde Inter'e mağlup oldular. Bu defa rakibi Mancini değil, Mourinho'ydu. Aslında hikayedeki ilginçlik; Mourinho'nun Chelsea'de yer yer denediği ve başarılı olduğu 4-6-0'ın fikir babası Splaletti'yi satranç masasında mağlup etmesiydi. Zaten Spaletti sezon sonunda memleketinden çok uzakta, Rusya'daydı.

Mucidin Zenit'le geçen 5 koca senesi ayrı bir hikaye ama tekrardan Roma'ya dönüşünün futbol dilencilerine keyif vereceği bir gerçek.