Maçın ilk yarısını yazmaya bile gerek yok ama ikinci yarı için şu blog yetmez sanırım; 3 gol, 1 kırmızı kart, direkten dönen toplar ve çok daha fazlası.
Maçta Galatasaray rakip kaleye 21 şut göndermiş, bunun 14 tanesi kaleyi tutmuş diyeceğim ama 14 şutun içinde Onur Kıvrak'ın en az 5-6 tane inanılmaz kurtarışı var. Galatasaray özellikle pas trafiği ve hücum organizasyonları anlamında çok aşama kaydetti, bunu da bu maçta gösterdi. Bilhassa orta saha gücünü kullanabilen, forvet hattında Drogba'yı bir köprü olarak kullanabilen bir Galatasaray oluşuyor.
Maçın dışında bir de meşhur "Sneijder gidiyor mu?" mevzusu var. Sneijder hafta arasında "Transfer dönemi bitse de ben de bu söylentilerden kurtulsam" demişti, sahada oynadığı futbolla da mesajı verdi; gitmiyor.
Onur Kıvrak
Onur için ne yazsak az. Milli takıma başka bir adaya gerek yok, sakat ya da cezalı olmadığı sürece Onur her takımda oynar, oynamalı. Bu kadar konsantre olabilmek, böyle bir yetenekte ve hırsta mücadele edebilmek zor. Şu maçta gösterdiği performans bile her şeyi açıklamaya yetiyor.
Didier
Drogba'nın Galatasaray'a kattığı şeyler gol ve asistlerinden çok daha fazlası. Bugün maçın 87.dakikasında Galatasaray'ın köşe vuruşunda zaman geçirmesi gerekiyordu. Drogba'nın Aydın Yılmaz'dan pası aldıktan sonra yaptığı hareket ve Aykut Demir'den aldığı bir faul var; her futbolcunun açıp defalarca izlemesi gerekir. Zaten maç içindeki etkisi, orta sahayı forvete yaklaştırması ve inanılmaz akıcı futbolunu hepimiz biliyoruz.
Didier'i ülke futboluna kazandıranları tekrardan tebrik etmek lazım.
Akılda Kalanlar
Trabzonspor'un golü. Topun çizgiyi geçip geçmediğini anlamak için reklama tıklamamız gerekiyor sanırım.
Not: Top çizgiyi geçti.
Trabzonspor'un ofsayt nedeniyle sayılmayan golü. Mustafa Yumlu'nun ofsaytta olduğu açık.
Mükemmel şutunu kurtaran Onur'u tebrik eden Drogba. Yazması bile güzel, futbola böyle şeyler lazım.
Onur'a biz de tebrik edelim, siz de edin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder