Maça baskılı başlayan ve golü yakalamak isteyen taraf Galatasaray'dı. Çabalar kötü son vuruşlarla yerini Fenerbahçe'nin golüne bıraktı. Ziegler hücuma çıkan +1 oyuncunun faydasını gösterdi. O gol sırasında Galatasaray defansı ne yapıyordu onu konuşmak lazım biraz.
Gol sonrası baskıya devam eden yine Galatasaray oldu. Bu noktada Fenerbahçe daha çok oyunu soğutmaya çalışırken çok başarılı olduğu söylenemez açıkçası. Bu baskı Galatasaray'a Necati'yle pozisyon getirirken Melo'nun pozisyonu da sonuçsuz kaldı.
Fenerbahçe kendi sahasında top yaparken çok kez ufak hatalar yaptı fakat Galatasaray ilk yarının büyük bölümünde ilerde baskı kurmadı , tercih meselesi olsa gerek. Yakalanan pozisyonlar da gol olmayınca devreyi Fenerbahçe önde bitirdi.
İkinci devreye baskılı başlayan yine Galatasaray oldu. Açıkçası Selçuk İnan'ın frikiği öncesi çoğu insan golün yarısına sevinmiştir. Selçuk yanıltmadı , harika bir gol attı. Daha golün tekrarını izlerken Galatasaray'ın santra sonrası kaptığı top Elmander'in ortasında sonuçsuz kaldı. Belki birisi orada topa dokunabilse ve gol olsa maç farka bile gidebilirdi ama olmadı.
Galatasaray beraberliği cepte tutmak yerine baskıyı arttırınca 3-4 net pozisyon daha buldu ama golü yapamamasının faturası da ikinci golü yemek oldu. Galatasaray defansının ilerde pozisyon aldığı bir anda Bienvenu'yu durdurmayan Semih Kaya topu da kesemeyince Stoch'un koşusuna Ujfalusi de yetişemedi ve gol geldi. Bu noktada Aykut Kocaman'ın Stoch'u oyuna almasını tebrik etmek lazım. Esasında Fenerbahçe'nin mutlaka kazanması gereken bir maçta yapabileceği başka bir hamle yoktu fakat Fatih Terim'in beraberliği kabul etmeyen yapısı ve takımı ielri çıkarması bu sonucu getirdi.
Geri kalan dakikalar teferruat. Galatasaray'ın ceza sahasına kadar getirdiği ama sonuca gidemediği 2-3 pozisyon var. Fenerbahçe kazandı ve bitime 4 hafta kala farkı 2'ye indirdi , üstelik evinde oynayacağı bir Galatasaray maçı da var.
Süper Final dedikleri için fikrim sabit. Zaten aklı olan her insan bu uygulamanın sebeplerinin farkındadır. Ertelenen maçları 24 saat içinde oynatmayan neyse , bu turnuvayı düzenleyen de o. Arzulanan oldu , şampiyonluk yarışı en iyi ihtimalle Kadiköy'e kaldı. Tribünlere değil televizyon başına.
Maç sonunda Volkan Demirel'in taraftara yaptığı hareketler Volkan'ın neden tepki gördüğünü anlatan ufak bir kesit. Buna rağmen kendisine en ufak bir tepki vermeyen Galatasaray taraftarının hakkını vermesi lazım.
Buna ek olarak maç sonunda sevincini "işeyen köpek" figürüyle yaşayan Mehmet Topuz'a gereken tepkinin "kalecinin penaltı atmasını etik bulmayanlar kurulu" tarafından verilmesini beklerim. Ben bu fotoğrafı buraya koymaya utanıyorum o yapmaya utanmıyor. Bu tip hareketler hakaret içeren unsurlardır ve etik dediğimiz oldu burada ortaya çıkar. Elbette kişilik de.
Maç boyunca en ufak bir taşkınlık , kötü tezahürat ya da futbola yakışmayacak herhangi bir eylemde bulunmayan Galatasaray taraftarını tebrik ediyorum.
İstatistiklere bakmak isteyenler için de tablo şöyle ;
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder